Gülseren ÜST POLAT
En zorlu topları bile geri çevirmek adına sahanın her köşesinde koşturan filenin ‘atom karınca’sı Simge Aköz, CEV Kupası’na ‘bir kala’ final maçı heyecanını yaşıyor. Eczacıbaşı Dynavit’in milli oyuncusu, kazanacakları her başarının arkadan gelen gençler için itici güç olduğunun farkında ve hemcinslerine mesajı da oldukça net: Hayallerinizden ve hedeflerinizden asla vazgeçmeyin…Başarılı libero ve takım kaptanı Simge Aköz, Alman ekibi Allianz MTV Stuttgart ile yapacakları final maçı öncesinde Hafta’ya konuştu.
Daha önce bir kez Türkiye’ye getirdiğiniz CEV Kupası’na bir maç uzaktasınız. Son maç öncesinde düşüncelerini alabilir miyiz?
2018’de aldığımız kupayı tekrar evimize getirmek için çok büyük bir adım attık. Final maçında da elimizden gelen bütün mücadeleyi ortaya koyacağız. Tek amacımız kupayı eve getirmek. Çok heyecanlıyız, mutluluğumuzu tüm Türkiye ile paylaşmak istiyoruz.
Bu tür stresli maçlara mental olarak da hazır olmak gerekiyor. Bu sürece nasıl hazırlandın?
Çok fazla sosyal hayatımız olmadığı için aslında bu gibi stresli ve yoğun zamanlarda farklı deneyimler yaşamak için kendimi zorluyorum. Aslında ufak aktivitelerin mental olarak bizi ne kadar rahatlattığını ve küçük şeylerden mutlu olabilmenin mümkün olduğunu da fark etmenin önemini daha iyi anladığım zamanlar oluyor. Bu sebeple sıkı çalışmalarımızdan kalan vakitlerde arkadaşlarımız ile motivasyonumuzu artıracak buluşmalar organize ediyor ve final günü şampiyon olarak yaşatacağımız gururu düşünüyoruz; birbirimizi motive ediyoruz.
Milli Takım ve kulüp formanla birçok başarıya ulaştın. Daha fazlası için kendini nasıl motive ediyorsun?
Benim hikayemde kariyerime başlarken ufak tefek olumsuzluklar, vazgeçmeyi düşündüğüm anlar oldu fakat bu sadece spor için değil yaşamın her alanında üstesinden gelmemiz gereken durumlar. İstediğim her şey için mücadeleden asla vazgeçmeyerek, hayal ederek ve sürekli daha iyiyi isteyerek hedeflerimi gerçekleştirebileceğimi biliyorum. Bunu kendime daima hatırlatmak beni aşırı motive ediyor.
Son dönemlerde futbol dışındaki spor branşlarına da ilgi artıyor. Türk izleyicilerin voleybola olan merakını nasıl buluyorsun?
Türk voleybolu son dönemde çok büyük yükselişte. Kadın voleybolu izlenirlik olarak üst sıralara gelmiş durumda. Bu bizleri ve camiamızı çok mutlu ediyor. Yaptığımız işle gurur duyuyoruz. Ama ne yazık ki çoğu ülkede ilk sıraya konulan branşlarda hala voleybol yok. Özellikle son 10 yılda çok büyük bir yükseliş gösterse de henüz Türkiye’de veya dünyada yeteri kadar ilgi gördüğünü düşünmüyorum. Ancak ülkemizin adını uluslararası alanlarda en çok duyuran spor branşı voleybol ve tam da bu sebeple daha çok desteği hak ettiğimizi düşünüyorum. Zamanla biz de çok istediğimiz kürsünün en üst basamağında olacağız. Türk voleybolunun gün geçtikçe çok iyi yerlere geleceğine inanıyorum. Öncelikle federasyonumuzun verdiği destekle beraber, Türk takımlarının yaptığı yatırımlarla, olmazsa olmaz sponsorlarımızın da verdikleri destekle Türk voleybolu daha da iyi yerlere gelmeye devam edecek. Arkamızdaki gücü, yapılan yatırımları ve kulüpleri asla unutmamak lazım.
Gelecek için kariyer hedefin nedir? Şuan bu hedefin neresindesin?
Milli sporcu olmak ve ülkemi uluslararası arenada temsil etmek benim en büyük hayalimdi. Bu hayalimi, hayalini kurduğum Eczacıbaşı Dynavit Spor Kulübünde yaşamak ise hedefimin tam ortası. Ancak hala hedeflerim var hem kulübümle hem de milli forma ile yaşamak istediğim çok şampiyonluklar var.
Antrenman ve maçlardan artakalan zamanda ne yapmaktan hoşlanırsın?
Genel olarak arkadaşlarımla sahil kenarında oturup sohbet etmek beni rahatlatan bir aktiviteye dönüştü. Özellikle takım arkadaşlarımızla müthiş bir uyumumuz var, antremanlardan arta kalan vakitleri de beraber geçirmeyi çok seviyoruz. Müzik hayatımızın ve motivasyonumuzun önemli bir parçası. Genel olarak gündemdeki popüler şarkıları dinlemeyi seviyoruz. Sakin kalmak ve dinlenmek istediğimiz zamanlarda da Netflix tercihimiz oluyor.
Maç öncesi ritüellerin neler? Sana uğur getirdiğini düşündüğün şeyler?
Maç öncesi moral ve motivasyonumu düşürecek kişilerden ve konuşmalardan uzak kalmaya çalışıyorum. Bir önceki gece iyi bir uyku uyumaya gayret ediyorum. Uykunun performans üzerinde büyük etkisi olduğunu düşünüyorum. Hemen maç öncesinde ailemle konuşmak ve onlardan destek cümleleri duymak bana uğur getiriyor.
Son maç öncesi izleyicilere bir mesajın var mı?
Özelikle bu dönemde hepimizin mutluluğa, başarıya eskisinden daha çok ihtiyacı var. Hem kadınları ve kadın sporcuları hem de ülkemizi uluslararası arenada temsil ettiğimiz final maçında herkesin ekran başında bize güzel dileklerini, dualarını iletmelerini rica ediyoruz. Bizler de kupayı alıp gelerek tüm Türkiye’ye bir parça mutluluk armağan etmek istiyoruz.
"HAYALLERİNİZDEN ASLA VAZGEÇMEYİN"
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusunun ilkeleri doğrultusunda ilerleyen bir kulüpteyim. Yarım asırdan fazladır kadına, spora ve kız çocuklarına destek veren Eczacıbaşı Dynavit kulübünün bir parçası olmak benim için çok önemli. Ancak genel bir değerlendirme yapacak olursam toplumsal cinsiyet eşitliğinin sporda da sağlanması gerekiyor. Bütün kadınların ve kız çocuklarının, güvenli ve destekleyici bir ortamda spora katılma fırsatı temin edilmeli. Bizlerin aldığı her başarı kazandığı her kupa bu anlamda itici bir güç oluyor. Hemcinslerime şunu söylemek isterim bu aslında sır değil! Türkiye’de birçok başarılı kadın var. Önemli olan içimizdeki gücün farkına varabilmek. Biz yapabiliyorsak siz de yapabilirsiniz; biz sizlere rol model olmak ve destek olmak için buradayız. Hayallerinizden ve hedeflerinizden asla vazgeçmeyin.
"UMARIM BİZLER DE İLHAM OLURUZ"
Kadın sporcular olarak çok büyük bir sorumluluğumuz var. Çok fazla göz önünde olduğumuzun farkındayız. Küçük kardeşlerimizden, gençlerden büyük bir ilgi var. Bize, ‘Sizi izledim ve voleybola olan ilgim arttı’ diyen kardeşlerimiz oluyor. Biz de elimizden geldiğince saha içinde ve dışındaki davranışlarımıza, yaklaşımlarımıza özen gösteriyoruz. Bizi takip etmelerinden, desteklemelerinden ve gençlere örnek olmaktan dolayı büyük bir gurur duyuyoruz. Voleybolda nesilden nesile geçen bir çalışma azmi var. Bizden önceki ablalarımızı örnek alarak, onlar gibi olma isteğiyle çalışıyoruz. Bu sayede başarıya ulaşma yolunda gerekli azmi ve motivasyonu sağlıyoruz. Umarım bizler de diğer kız çocuklarına ilham oluruz.