DENİZ IŞIK
Bundan 20 yıl önce İstanbul Eminönü’nde açılan ilk mağazadan bu yana sürekli bir büyüme ivmesi içinde olan Kahve Dünyası, Türk kahve ve ikram kültürünü yaşatmaya devam ettiği ve aynı zamanda yatırımlarla büyüdüğü bir yılı daha kapatmak üzere. Ürün yelpazesini genişlettiği gibi mağaza sayısını da artırmayı sürdüren markanın ileriye dönük büyük hedefleri var. Detayları, Kahve Dünyası Genel Müdürü Kaan Altınkılıç anlattı.
Öncelikle kahve kültüründen başlayalım. Kahve tüketimindeki yükselen ivme hala sürüyor mu?
Pandemi döneminde kısıtlamalar nedeniyle evde kalınan sürenin uzamasıyla kahve tüketimi de önemli ölçüde artmıştı. Pandemi sonrasında da hâlâ yükselen bir grafik çizdiğini söylemek mümkün. Dünya genelinde günde yaklaşık 2 milyardan fazla fincan kahve içildiğini söyleyebiliriz. Böyle bakıldığında tüm dünya için kahve hâlâ vazgeçilmez bir içecek.
Neredeyse her sokakta gördüğümüz kafelerle birlikte bu kültürün Türkiye’de de arttığına dair yaygın bir algı var ama gerçekte durum böyle mi? Ülke olarak gerçekten çok kahve tüketiyor muyuz?
Dünya ölçeğine bakıldığında World Of Statistics verilerine göre 9.6 kg ile Finlandiya en çok kahve tüketen ülke. Finlandiya’yı sırasıyla 7.2 kg ile Norveç, 6.7 kg ile Hollanda, 6.5 kg ile İsveç, 6.1 kg ile Slovenya takip ediyor. Türkiye'de ise kişi başına yıllık 0.4 kg kahve tüketiliyor ve bu listede 104. sırada yer alıyoruz.
Kahvenin şu anda 4. neslini konuştuğumuz dönemdeyiz. 3. nesilde butik kahvecilerin artışını her köşe başında küçük bir kahve dükkanının açılması ile izledik. Tüketicinin ilgisini çeken ve konsept üzerine kurulu bu butik işletmelerin bir kısmı pandemide kapansa da asıl büyük etki aynı dönemde kahve tüketiminin artışı ile oldu. Büyük bir çoğunluk her gün ofisinde ya da kafede içmeye alışkın olduğu kahveye ulaşmanın yolunu evlerine demleme ekipmanları, makineler almakta buldu. Pandemi sonrası artan kahve tüketimi yeni işletmelerin de doğmasına öncülük etti. Daha modern daha konforlu, paylaşımlı ortak çalışma alanlarının yer aldığı, internet ve priz nokta ihtiyacını karşılayan mekanlar insanların doğal çalışma ve sosyalleşme alanları haline geldi. Dolayısıyla modernleşme sürecinde arz taleple birlikte evrimleşen bir süreçten bahsedebiliriz. Bakıldığında, Türkiye’de en çok Türk kahvesi içiliyor. Bu alışkanlık, Kahve Dünyası için de mihenk taşlarından biri.
Peki, Kahve Dünyası’na gelirsek, 2024 sizin için nasıl geçti?
Kahve Dünyası olarak, 2004 yılında İstanbul Eminönü’nde açtığımız ilk mağazamızdan bu yana sürekli bir büyüme ivmesi içinde olduk. 2024 yılı da kaliteli, yenilikçi ve farklı ürünleri misafirlerimizle buluşturduğumuz, Türk kahve ve ikram kültürünü yaşatmaya devam ettiğimiz ve yatırımlarımızla büyüdüğümüz bir yıl oldu. Kahve Dünyası'nın en güçlü kaslarından biri sattığı ürünlerin yaklaşık yüzde 90’ını Altınmarka Grubu bileşenlerinden tedarik ediyor olması. Bugün geldiğimiz noktada, Türkiye’nin coğrafi penetrasyonu en yüksek kahve zinciriyiz. Mağazacılık tarafında pazar payıyla ilgili verilere ulaşmak kolay değil. Ancak, yaklaşık bir oran vermek gerekirse, perakendede satış hacmine göre yüzde 30 paya sahip olduğumuzu söyleyebiliriz. Mağaza sayımız şu anda 300 ve yılda yaklaşık 60 yeni mağaza açıyoruz. Ayrıca 850’si akaryakıt istasyonu olmak üzere 1200’ü aşkın noktada sıcak kahve servisi yapıyoruz. Şu anda satışlarımızda en büyük payı Türk kahvesi alıyor; toplam satışların 10’da 1’inden fazlasını oluşturuyor ve dakikada yaklaşık 40 Türk kahvesi satılıyor.

Yurtdışında da büyümeye devam ediyorsunuz…
Bugün itibariyle Suudi Arabistan’da 6, Birleşik Arap Emirlikleri’nde 2, Londra’da 1, Romanya’da 2 ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 4 olmak üzere toplam 15 Kahve Dünyası mağazamızla hizmet veriyoruz.
Bundan sonrası için konuşursak 2025 hedefleriniz neler?
Altınmarka Perakende oluşumunun içerisinde Kahve Dünyası ve Kahve Dünyası’nın alt markaları var. Daha dinamik, daha mobil, daha genç bir hedef kitleye hitap eden Kahve Dünyası ‘Algötür’ de Türkiye’nin en büyük kahve zincirlerinden birisi. Bu markamızla 80’den fazla mağazamız var. Her kitleyi kucaklayan bir tavrımız var. Gelecekte de hem kendi yaratacağımız markalar hem de birtakım satın almalarla birlikte bu perakende oluşumunu büyütmek istiyoruz. 2026’ya gelmeden 500 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz. Yurt dışında hızlı bir şekilde kendi büyümelerini gerçekleştiren, 1 yılda 6-7 tane mağaza açılışı gerçekleştirebilen çok başarılı ortaklarımız var. Kahve Dünyası’nın hikâyesinin, “Almanya’da 200, ABD’de 2 bin ve Uzakdoğu’da 2 bin tane mağaza açtı” şeklinde yazılacağını düşünüyorum. Bu hikâyeyi yazmak için sürekli geleceğe yönelik aksiyonlar alıyoruz. Belki bir gün 10 bin tane Kahve Dünyası mağazası olacak. Biz bu hikâyenin daha başındayız…
2025’te, yapay zekâ ve robotik sistemleri mağazalarımızda daha yaygın kullanarak müşteri deneyimini optimize etmeye devam edeceğiz. Kahve Dünyası Algötür ve Kahve Dünyası Fabrika konseptlerimizi genişleterek, yatay entegrasyon stratejilerimizi hayata geçireceğiz.
E-ticarette durumlar nasıl?
Şu anda e-ticaret tarafında en çok çikolata ve kahveyi biz satıyoruz. Dünyada gıda e-ticareti, fiziksele oranla diğer sektörlere göre daha minimal seviyede kalıyor. Bizim ilk amacımız, en yüksek ciroyu elde eden mağazamızı geçmekti. Geçen yıl onu gerçekleştirdik. Şu anda paketli ürünlerde e-ticaretin satışlarımız içinde payı yüzde 5 seviyesinde. 2025 yılı için hedefimiz, yüzde 10 seviyelerine getirmek. Ürün ve yemek platformları üzerinden yapılan tüm satışların payı ise yüzde 12.
Yeni ürünleri de piyasaya soktunuz. Bunlar hakkında bilgi verir misiniz?
Marka olarak, ürün trendlerinden bağımsız şekilde doğallık ve faydayı odağımıza alarak Ar-Ge çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu sürecin en önemli parçası ise tüketici beklentileri. Tüketicilerimizin değişen ihtiyaçlarına cevap veren yenilikçi ürünler geliştiriyoruz. Bu yaklaşımın en yeni örneği ise 2024 yılında tüketicilerle buluşturduğumuz ve Türkiye’de bir ilk olan Cacaonly. Gana Yağmur Ormanları’ndan toplanan %100 doğal kakao meyvesinden elde edilen bu özel içecek, doğallığı ve sağlıklı içeriğiyle dikkat çekiyor. Hem vejetaryen hem de vegan tüketicilere hitap eden bu ürünümüz yanında kahve tutkunlarının deneyimini bir üst seviyeye taşıyan yeni kapsül kahve serimizi çıkardık. Bu seri farklı damak tatlarına hitap eden 5 seri ve 8 çeşit lezzetten oluşuyor.
Pazarda rekabet artıyor. Bu yoğun rekabette, rakiplerden nasıl ayrışıyorsunuz?
Rakiplerimizden ayrışmamızın temelinde kalite, özgünlük ve sürdürülebilirlik yatıyor. Dünyanın önde gelen kahve çekirdeği üreticileriyle çalışarak, farklı coğrafyalardan özenle seçilmiş yöresel kahve çekirdeklerini kullanıyoruz. Fabrikamızda titizlikle kavurduğumuz bu çekirdeklerden kendimize özgü harmanlar oluşturuyor ve kaliteli Arabica çekirdekleri kullanıyoruz. Ayrıca, mağazacılık konseptimizde de fark yaratıyoruz. Pazarda yer alan diğer oyunculardan temel farklarımızdan bir diğeri ise tüm mağazalarımızın işletmesini kendimiz üstlenerek kalite standartlarımızı garanti altına almamız. Satışa sunduğumuz kahve, çikolata, dondurma ve unlu mamul çeşitlerinin tamamını kendi tesislerimizde üretiyoruz. Hepimizin Ortak Noktası olarak yolumuza devam ediyoruz.