Hilal SARI
Caz, doğası gereği sürprizlerle dolu bir müzik türü. Seveni çok sever, sevmeyeni hiç sevmez. Üstelik zordur da. Batu Akyol imzalı ‘Türkiye’de Caz’ belgelesinin kitaplaştırılmasına verilen başlıktaki ifadelerle “Caz Çok Zor”dur. Caz müzisyenleri müzik dünyasında teknik ve sanatsal açıdan “usta” mertebesindedir. İşte bu nedenle İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 25 yıldır Garanti BBVA sponsorluğunda gerçekleşen 29. İstabul Caz Festivali, bu muazzam şehre en çok yakışan festivallerden biridir. Çünkü İstanbul da caz gibi, beklenmedik, sürprizlerle dolu, seveni çok sever, sevmeyeni hiç sevmez…
29. İstanbul Caz Festivali; köklü festival mekânlarının yanı sıra şehrin dört bir yanına yayılmış parklarda ve +1’li Gece Gezmesi’yle, 40’a yakın konserle, bu yaz da İstanbulluları caz müziğinin efsaneleri, güncel müzik toplulukları ve popüler isimlerin yeni projeleriyle buluşturacak. Festivalin en büyük ve en tanıdık isimlerinden biri kariyeri boyunca 3 farklı nesli caz ve rock gitarcılığıyla tanıştıran isim John McLaughlin.
İstanbul’da pek çok konser vermiş olan, bu şehre ve kültüre sevdasını sık sık dile getiren McLaughin, The 4th Dimension grubuyla birlikte 29 Haziran çarşamba günü sahne aldı.
5 Grammy Ödülü bulunan cazın efsanevi seslerinden Dianne Reeves, 5 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak. Reeves, sadece cazın değil müzik tarihinin de en önemli isimlerinden biri olarak görülüyor.
Ünlü klarnet virtüözümüz Hüsnü Şenlendirici ise Reeves’in konuğu. Şenlendirici’yi daha önce Wax Poetic-İstanbul Sessions ve Dhafer Youssef gibi isimlerle aynı sahnede izleme fırsatı bulmuş bir dinleyici olarak söylüyorum:
Roman ezgilerinin Batı ve dünya müzikleriyle sentezi, daha önce hiç deneyimlediyseniz, füzyon severler için damakta tat bırakan bir konser deneyimi oluyor.
Türk caz sahnelerinin önemli gruplarından Ercüment Orkut Trio ise aynı sahnede Dianne Reeves konseri öncesinde seyirciyle bululaşacak.
İstanbul’un belki de en iyi tanıdığı isim ise 7 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak, ilk albümü ‘Worrisome Heart’ı bir trafik kazası sonrası hastane yatağında yazan Melody Gardot. Gardo Brezilyalı ünlü gitarcı Baden Powell’in oğlu Philippe Powell ile yeni kaydettikleri ‘Entre Eux Deux’yü İstanbul’da seslendirecek.
Müziğinde keşfetiği coğrafyalardan bir nefes vermeyi destur edinmiş ünlü klarnet virtüözü Yom ise - malesef Gardot ile aynı gün - 7 Temmuz’da 11. stüdyo albümü ‘Celebration’ ile 7 Temmuz’da Cemal Reşit Rey sahnesinde.
Festivalin diğer konuklar arasında, 80’den fazla kayıtta yer almış, caz ve klasik müziği yeteneğiyle buluşturmuş Enrico Pieranunzi; bu yılın başında Eski Dünyanın Yangını adlı albüm ve romanını aynı anda yayımlayan Kalben ve konukları; bu yıl ilk kez gerçekleştireceği Koyu Antoloji projesiyle Teoman, dinleyenin içine işleyen narin sesiyle Deniz Tekin, türler arasında ustaca geçiş yapabilen genç caz davulcusu Mehmet Ali Şimayli ve Portrait and a Dream gibi isimler yer alıyor.
Beşiktaş Sanatçılar Parkı’nda 25 Haziran’da gerçekleşen Parklarda Caz konserinde İKSV’nin güncel müzik yapan genç gruplara fırsat tanıdığı Genç Caz+ finalistlerinden, Elif Çohaz Quintet, Chai Beans ve Jelly Beans’in ardından punkvari, coşkulu, şaşırtıcı müzikleriyle Botticelli Baby sahne aldı. Geçtiğimiz pazar ise Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nde enerjik performansıyla Botticelli Baby öncesinde ise Baturay Yarkın Trio & Nağme Yarkın ile Genç Caz+ finalistleriden Chai Moto ve Always Knows müzik ziyafeti yaşattı. Şehrin dört bir yanına yayılacak Parklarda Caz konserleri, Karaköy Sahil Park, Şişli Habitat Parkı, Göztepe Özgürlük Parkı ve Küçükçekmece Göl Kenarı Amfi Tiyatro Sanatçılar Parkı’nda bu haftasonu da devam ediyor.
Festival kapsamında geçtiğimiz cumartesi akşamı düzenlenen +1’li Gece Gezmesi, yeniden Kadıköy sokaklarına yayıldı. Tek bir biletle farklı mekânlarda müzik dolu bir gece yaşamak isteyenlerin tercih ettiği bir etkinlik olan +1li Gece Gezmesinde festival coşkusu Kadıköy Moda hattındaki sevilen mekanlara yayılmış oldu. Enflasyondan ve uzun bir pandemi sürecinden muzdarip müziksever İstanbullular, tek bir biletle 5 mekanda 10 farklı konser izleme imkanı buldu. Kimler sahne aldı? 1970’lerin saykedelik ruhunu günümüze taşıyan, Erkin Koray’dan Dick Dale’e kadar geniş bir kaynaktan ilham alan Ayyuka; Türkçe hip-hop’ın efsane gruplarından Mode XL ile Ankara sound’unun yaratıcılarından VeYasin’in heyecan verici elektronik projesi Hey! Douglas; Güney Doğu Asya’nın 60’lı ve 70’li yıllarının müziklerini disko ve funk öğeleriyle harmanlayan Hollandalı Yin Yin...
