Hakan Atis
Onun yaşamı renkli düşler atlası gibi. Afrika’nın bir köyünde İngilizce öğretirken kendisini Türkiye’nin kariyer üssü Boğaziçi Üniversitesi’nde bulan, başarıyla tamamladığı mühendislik eğitiminin sunduğu görkemli olanakları elinin tersiyle itip Sri Lanka’ya göç eden, orada kendi işini kurup turizme atılan ateş gibi bir gençten söz ediyorum. Uzun lafın kısası medya mahallemizin usta isimlerinden değerli dostum Celal Toprak’ın ve bulunduğu her ortamın gurur kaynağı olmayı başaran Deniz Toprak’tan. Olağan yaşam döngülerini toplum yararını gözeterek sıra dışı çalışmalarla anlamlandıran insanlara oldum olası saygı duyarım. Hele bir de derinlerin tuzuyla ıslanıp, dalgaların serinliği ile olgunlaşmışlarsa. Tıpkı, Deniz Toprak gibi… Bu genç adam dünyayı algılama uğraşını insanları ve ülkeleri tanıma eksenine oturtarak coşku dolu serüvene dönüştürmüş. Hal böyle olunca yerinde duramamış. Beyaz yakalı parlak kariyerine veda ederek Güney Asya’ya, Hint Okyanusu’nun gözde ada ülkesi Sri Lanka’ya demir atmış. Gidiş o gidiş. O günden bu yana gezgin ruhunun rehberliğinde başarılı işlere imza atıyor. Hepsini saymaya yerim yetmez. Bu nedenle özetleyerek aktaracağım.
Deniz Toprak, yıllar içinde Karadeniz’in hırçın dalgalarından ilham alan usta bir sörfçü oldu. Bu tutku ile 2010 yılında Meksika’da tanıştı. O günden sonra gereken eğitimleri aldı. Dahası dünyanın birçok yerinde sert dalgalarla dans etmeyi sürdürdü. Sri Lanka’da sörfün toplum yaşamında ve kent ekonomisinde yarattığı pozitif dönüşümü yerinde deneyimledi. Derken… Bu tutkusunu baba ocağı olan, ülkemizin yeşil cennetlerinden Ordu’da, Karadeniz’in mavi incisi Perşembe’de kökleştirmeye karar verdi. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler’de kendisine el verince Türkiye’ye örnek bir model ortaya çıktı. Günümüzde Perşembe’ye yolu düşenler ‘Nalan’ın Sörf Yeri’ dedikleri zaman ulaşmaları uzun sürmüyor. Çünkü… Karadeniz’in mavi incisine sağladığı popülerlikle yörenin haklı beğenisini ve desteğini kazanmış durumda. Celal ve Nalan Toprak çifti de bu durumdan hoşnut. Olmamaları mümkün mü? Yıllarca hayal ettiklerini gerçeğe dönüştürmüş durumdalar. Onları yürekten kutluyorum. Türkiye’nin böyle mavi yürekli insanlara ihtiyacı var.
Enginlere karadan bakanlar onun verdiği huzuru anlayamaz! Su sporları elbette zordur, hatta kurallara uyulmaz, gereken önlemler ihmal edilirse ciddi sorunlara yol açabilir. Bu çok net! Peki, ya sunduğu keyif ve verdiği mutluluk göz ardı edilebilir mi? Bu düşünceden esinlenen Deniz Toprak, 6 Şubat 2023 günü depremin yıktığı Hatay’da tanık olduğu sosyal ve ekonomik dram karşısında harekete geçti. Temsil ettiği stk ile vakit kaybetmeden kadim kentimize gitti. Çaresiz kalanlara dost elini uzatırken ustası olduğu sörf ile yörede yaşayan çocuklara ve gençlere moral verebileceğini gördü. Sözü fazla uzatmadan gerçekleştirilen başarılı çalışmayı
kendisinin anlatmasını istiyorum. Deniz’in aydınlık yüreğinden şu sözcükler dökülüyor: ‘’Çadırlara su filtreleri dağıtan ekipteydim. Yanımda sörf meraklısı birkaç Amerikalı da vardı. Hava tahminlerine baktım ve Samandağ sahiline gitmeyi önerdim. Orası muazzam bir yer. Adeta büyülendim. Derken fırsat buldukça Samandağ Hızır Türbesi önünde maviye koştum. Gelen her gence sörf yapmayı deneteceğimi söyledim ve bunu olabildiğince yaydım. Yavaş, yavaş dikkat çekti. Gelmeye başladılar. Hatta baktım iki tanesi denizden çıkmak istemiyor. Ailelerinden izin alıp onları Ordu Perşembe’ye götürdüm. Altı ay boyunca sabah, akşam demeden çalıştılar. Dahası… Samandağ Tekebaşı Köyü’nden Haydar, 18 yaş altında Türkiye Dalga Sörf Yarışması’nda birinci oldu. Meydan Köyü’nden Akıl ise ülke dördüncülüğünü kazandı. Ardından da Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği yarışta birincilik kürsüsüne çıktı.’’
Gençliğin gösterdiği ilgiden ilham alan Deniz Toprak, LC Waikiki’nin desteğiyle bu yıl yeniden yollara düştü. Haziran’da Hatay’da başlayan sörf eğitimlerine gösterilen ilgi öylesine büyük oldu ki sezon boyunca 1100’e yakın öğrenci mavi tutkunun gönüllü şövalyesi oldu. Onlara ücretsiz sörf eğitimi verildi. Ulaşımdan yemeğe uzanan temel gereksinimleri eksiksiz karşılandı. Bir başka deyişle Hatay Samandağ’ın korkulan dalgaları yörede umut oldu. Öyle ki bu kursiyerlerden 22’si geçen ay kentlerini Türkiye Şampiyonası’nda temsil etti. Deniz Toprak’ın önünde şimdi yeni bir hedef var… 2025 yılında kökleriyle, kendileriyle, doğayla bağ kuracak yeni gençleri ülkemizin farklı illerinde sporla iç içe kılabilmek. Başaracağına eminim. Pruva, onun çabalarını alkışlamaya ve desteklemeye devam edecek. Bu haftalık noktalıyorum. Gelecek Cumartesi’ye kadar maviliklerdeki tüm denizcilerimizin pruvası neta, rüzgar kolayına olsun. Esen kalın.
