Viraj - OKAN ALTAN
Yedi yetişkin ve onların bagajları için konfor avantajlarıyla üç koltuk sıralı tam boy lüks SUV’lar, devasa dış görünümleri ve zayıf manevra kabiliyetleri gibi dezavantajlarına rağmen Escalade veya Suburban, Navigator ya da Excursion düşkünlerinin tercihi olmaya devam ediyor. Hatta son olarak Jeep Grand Wagoneer gibi modern büyüklere olan küresel ilgi, Amerikan rahatlığının dünyaya yayılmaya başladığını akla getiriyor.
Fakat tam elektrikli teknolojiler ve ambalajlamadaki modern yenilikler, geleneksel tam boy SUV’ların şeklini de değiştirmeye başladı… Uzak Doğuluların yeni trendi, ultra lüks VIP mini vanları da seçenek olmaya başlarken, ‘tüm bu seçeneklerin tam bir ortası mı olmalı acaba?’ diye düşünüyorduk…
Kaliforniyalı Lucid’in baştasarımcısı Derek Jenkins ile son söyleşimde Gravity'nin, yerden yüksekliğinin SUV’lar kadar yeterli olacağını söylemiş, ancak bir off roader gibi kaya tırmanıcısı olmayacağını da belirmişti. Geleneksellerden çok farklı bir form oluşturacağını da eklemişti…
O şekilde bir CrossOver SUV olarak değerlendirdiğimizde estetik açıdan arka ve önden Land Rover, Range Rover’ları, yanlardan ise önceki Renault Espace'ı andırdığını yorumlarımıza ekleyelim.
Lucid’in lüks süper sedan Air modelinden sonra geliştirilmiş Lucid Electric LEAP platformunu kullanan Gravity, mimarisinde tescilli hiper klasmandaki elektrikli aktarma organları yeteneğiyle heyecan verici bir sürüş deneyimi için, arazici olma heyecanına kapılmaması aslında hiç yanlış değil…
Gravity, 80.000 doların altından başlayacak fiyatıyla yeni nesil premium SUV/Minivan sınıfında boy gösterecek. Ayrıca, Lucid'in ileri teknolojiler ve insan deneyimini merkeze alan en ‘büyüleyici lüks’ elektrikli araçları yaratarak sürdürülebilir enerjinin benimsenmesine ilham verme misyonunun yeni kahramanı olacak.
İlk bakışta arkadan biraz hantal gözükse de, yandan fazlasıyla akıcı duran hatlarıyla mümkün olan en iyi aerodinamik yapı hedeflenmiş. Kapı kolları bile gömülü duruyor. Tavana kadar uzanan ön camın devamında arka yolcuların üzerine kadar devam eden panoramik cam tavan yerleştirilmiş. Bu arada iri tekerlerinin Gravitiy’nin yüksek hacimli yapısına sportif bir hava kazandırdığını ve asıl beğendiğimiz özelliğin ikinci sıradaki ‘business class’ koltukların uzanma pozisyonuna yatırılabilmesi olduğunu da belirtelim. Lucid’in tüm rakip markalara karşı bir kozu da, kendilerinin geliştirdiği yeni nesil yazılım içeren Clearview Cockpit adı verilen kullanıcı arayüzünün yüksek çözünürlüklü cam kokpit ekranı olacak.
HEM ŞEHİRDE HEM KAMPTA…
Lüks elektrikli araçlarda çıtayı çok fazla yükselten Lucid, Gravity ile mobilite daha ne kadar mükemmel hale getirilebilir diye çaba göstermiş. 700 km’nin üstünde bir menzille de uzun yolların stres ve yorgunluğunu ortadan kaldırmak istemiş. Üstelik 500’den 1.1000 HP’lere yüksek performans kabiliyetleriyle de, sürüş keyfinden de taviz vermeden, Gravity Ar-Ge’sini tamamlamış. Diğer yanda Amerikalılardan hiç beklemediğimiz manevra kabiliyeti iddiası da ekleyerek, lüks ve çok yönlülüğün benzeri görülmemiş bir kombinasyonuna ulaşmışlar.
Lucid CEO'su ve CTO'su Peter Rawlinson, Gravity ile kendi patentlerindeki elektrikli aktarma organları ve araç mühendisliğine bütünsel yaklaşımlarının ‘Air sedan’ın bile üstüne çıktıklarını, endüstriye sundukları yeniliklerini geliştirerek yeniden tanımladıklarını anlatıyordu, geçen haftaki Los Angeles Auto Show’daki dünya prömiyerinde… Yeni nesil teknolojileriyle rakip bataryaların yarı büyüklüğünden iki misli menzile ulaştıklarını da müjdeliyordu.
Geniş fakat aerodinamik verimliliği ve kullanışlılığı üst düzeye çıkarılmış yapısıyla Gravity, hem kamp yaşamına hem de şehirlerarası yollara koşulacak bir SUV ve Grand Tourer karışımı… Çok yönlü olarak hazırlanmış.
Sonuç ise, kesinlikle yepyeni bir lüks araç şekli olmuş. Büyük SUV'lar için imkansız, 0,24’ün altında sürtünme katsayısıyla bir aerodinamik profil yakalanmış. Uzatılmış kabin, belirgin omuzlar ve sportif kuyruk spoyler ile desteklenmiş hakim duruşuyla Gravity, geniş ve esnek kargo alanlarından da vazgeçmemiş. Geniş oturma alanında kayar ikinci sıra koltuklar, yükseltilmiş en arka koltuklar, geniş diz mesafelerinin üstünde entegre konfor masaları, yeni direksiyon simidinin üzerinde süzülen ve sürücünün görüş hattıyla yakından eşleşen sezgisel 34 inç kavisli ve kesintisiz OLED ekranı, hızla erişilebilen dokunmatik pilot panelinin zarif bir şekilde kaydırılarak açılan yeni bir cam orta konsolun yanında durması da çok şık fikirler…
0-100 km/h hızlanmasını 3,5 saniyede tamamlarken, 700 kg taşıma kapasitesi ve 2,7 tonluk çeki kapasitesine göre kuvvetini saklıyor. Araziye çıkıldığında da her yüzeyde yumuşak ve konforlu sürüşe otomatik uyum sağlayan havalı suspansiyon paketi ‘Zero Gravity’yi sunan Gravity, yerden yükselmenin yanında azami menzil için aracı alçaltma imkanına da sahip.
Daha fazla batarya hücresi maliyetinden ve gereksiz ağırlıktan kaçınan bu daha sürdürülebilir Lucid, çevre dostu etiketi de almayı başaracak.
Ultra hızlı şarj kapasitesiyle 350 kW DC noktalarda 15 dakikada 300 km menzil eklenmesiyle uzun yolculuklarda minimum mola süresi sağlayacak Lucid Gravity, daha az değerli enerji kullanarak daha uzaklara götürecek yeni bir standart belirliyor ve verimliliğin, lüksün ve yüksek performansın bir arada var olabileceğini kanıtlıyor.
Daha küçük, daha hafif ve daha yüksek teknolojiye sahip batarya paketi, daha az değerli metal ve mineral, şarj edilecek daha az enerji, daha az elektrik tüketimi, şebeke üzerinde daha az baskı ve daha hafif, daha dinamik bir araç anlamına geliyor. Bu gerçekten sürdürülebilirliğin eylem halinde olması!..
Lucid Sanctuary ve Lucid Spaces gibi etkileşimli sağlık özellikleriyle de, huzur veren deneyimler dizisi ve doğanın dinlendirici atmosferleri başlatılıyor. Ayrıca araç içinde kişisel bir alan sağlayan Meditopia rehberli meditasyon deneyimi de sunan başka bir avangart otomobil var mı, bilmiyorum.
Son olarak; 1.250 beygir gücünde bir Gravity Sapphire de düşünen Lucid’in 113 kWh bataryasıyla ABD Çevre Koruma Ajansı EPA resmi onaylı 830 km gerçek menzil rekorunu da notlarımızdan okuyoruz…
Lüks elektrikli araçlarda çıtayı çok fazla yükselten Lucid, Gravity ile mobilite daha ne kadar mükemmel hale getirilebilir diye çaba göstermiş. 700 km’nin üstünde bir menzille de uzun yolların stres ve yorgunluğunu ortadan kaldırmak istemiş.
