TUNÇ DİPTAŞ
Geçenlerde, bir Avustralyalı diş hekiminin sıra dışı hikayesiyle karşılaştım. Bu öykü, insanın cesur kararlar alarak nasıl yeni başlangıçlar yapabileceğini, hatta yepyeni hayatlar kurabileceğini gözler önüne seriyor. Bazen, alışılagelmişin tam tersine adım atmak hayatımızı kökten değiştirmek için yeterli olabiliyor.
Çocukluğundan beri hayalini kurduğu mesleği yapıyordu, diş hekimiydi. Uzun yıllar süren eğitimin ardından kendi kliniğini açmış ve hayallerini gerçekleştirmişti.
Ancak artık yaşamına son vermek istiyordu. Çünkü kazandığı para sadece temel ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyordu. Günde 12 saat çalışıyor ve tükenmişlik hissi yaşıyordu.
Hastaları sürekli şikâyet ediyor, aldıkları hizmetten memnun kalmıyor ve randevularını son anda iptal ediyordu. O da hastalarından nefret ediyor, her gün kendini zorlayarak işe gidiyordu. Mutsuzdu. Hastalarını memnun etmeye çalıştıkça daha da batıyordu. Sona gelmişti. Bir çözüm bulmalıydı.
Kendine şu soruyu sordu: “Eğer bugüne kadar yaptıklarımın tam tersini yaparsam ne elde ederim?”
Kimsenin cesaret edemeyeceğini yapmaya karar verdi.
Gidip elektrikli testere satın aldı. Kliniğine gitti ve odanın kasvetli, özensiz duvarlarını yıkmaya başladı. Kliniği mimar bir arkadaşının yardımıyla yeniden dekore etti, renkli ve eğlenceli bir ortam yarattı. Yepyeni masalar satın aldı. Kendi kullandığı ofisini kaldırdı ve yerine küçük bir kafe inşa etti.
Diş hekimi kliniği, artık içinde kafesi olan huzurlu bir yer haline gelmişti.
Kliniğin kapısında şöyle yazıyordu: “Yeni hastalar yalnızca referans yoluyla kabul edilir. Eğer başka bir hastanın referansıyla gelmiyorsanız sizi kabul edemiyoruz ancak başka bir diş hekimi bulmanıza yardımcı olabiliriz.”
Daha sonra kendi hastalarının bulunduğu veri tabanına girdi. Tek tek hastalarını değerlendirdi. Şikâyet edenlerin, randevuya geç gelenlerin, son anda randevu iptal edenlerin isimlerini çıkardı. Sonra, bu hastaları arayarak, son derece nazik ve profesyonel bir şekilde, ihtiyaçlarını karşılayabilecek başka diş hekimlerine yönlendirdi.
RİSK AL VE ADIM AT
Son bir işi kalmıştı: Çalışmaya devam etmek istediği hastalarıyla görüşmek…
Onlarla bir araya geldi ve şöyle söyledi:
“Bundan böyle sadece referans yoluyla hasta kabul ediyorum ve sizleri ailemin bir parçası olarak görüyorum. Randevularınıza zamanında gelirseniz sizi on dakika içinde kliniğe alacağız. Bekleme süresince kahve ya da çay içip keyif yapabilirsiniz. Diğer bazı diş hekimlerinin aksine paranızı almak için değil, size değer katması amacıyla bu işi yapacağım. Beğenmediğiniz bir sonuç ortaya çıkmazsa paranızı iade edeceğim.
Bunun karşılığında sizden bazı beklentilerim olacak: Birincisi, randevularınıza zamanında gelmezseniz ödemeyi yine de alacağım. İkincisi her altı ayda bir tanıdığınız iki kişiyi bize yönlendirmenizi rica ediyorum. Her referans ettiğiniz hasta size avantajlar sağlayacak ve ayrıcalıklı bir statü kazanmanızı sağlayacak.”
Hem iş yerini hem de iş yapış şeklini 180 derece değiştirdi ve bunun karşılığını bir yıl sonunda aldı.
Bir yıl öncesine göre daha az çalışmaya ve 7 kat daha fazla kazanmaya başladı.
Diş hekiminin başarısı insanın neleri bir çırpıda değiştirebileceğinin en güzel kanıtıdır. 180 derece dönüş yaparak, o güne kadar yapılanların tam tersini gerçekleştirebilmenin, cesaretin hikayesidir.
İster bir kurumda çalışan, ister yönetici, ister kendi işinizin patronu olun, eğer işinizden mutluluk ya da huzur alamıyorsanız, perspektifinizi ve iş yapış biçiminizi değiştirmeyi deneyin.
Kendinize şu soruyu sorarak işe koyulun: “Bugüne kadar yaptıklarımın tam tersini yaparsam ne elde ederim?”
Tıpkı bu diş hekimi gibi, risk alın ve adım atın. Bu adımların karşılığını çok yakında alacağınıza inanın.
