DENİZ BURAK BAYRAK
İklim krizi, ekolojik sorunlar, çevre kirliliği, nesillerin tükenmesi… Dünyanın karşı karşıya kaldığı en büyük ve gelecekte yapacağı yıkım en acımasız olacak sorunlar bu saydıklarım. Peki biz insanlar bu olumsuzluklara gebe sorunları bertaraf etmek için neler yapıyoruz? Plastik kullanmayı azalttık mı? Doğal dengenin sürdürülebilirliği için harekete geçtik mi? Bu sorular daha da çoğaltılabilir. National Geographic ve Yuvam Dünya Derneği küresel boyutta yaşanacak felaketlere karşı el ele verdi ve tanıtımını Soho House’ta yaptıkları yepyeni bir projeyi yaşama geçirdi: Dünyaya Sevgi ve Saygı Kuşağı.
Sözünü ettiğim proje, bugüne kadar gezegenimiz için sorumlu davranmayı önceleyen, 30 yıldır birçok projeye -özellikle lokal koruma projelerine- 120 milyon dolardan fazla fon desteği sağlayan Disney Koruma Fonu’nun desteklediği #Yuvamız (ourHOME) kampanyası dahilinde. Projenin yaşama geçişinin içinde bulunduğumuz aya denk gelmesi ise tesadüf değil. Buradaki amaç geçen hafta kutlanan 22 Nisan’ın ‘Dünya Günü’ olması ve ‘Dünya Ayı’ adıyla daha fazla farkındalık yaratılmak istenmesi.
Toplantıda gördüm ki National Geographic’in eşsiz hikâye anlatımıyla Yuvam Dünya Derneği’nin bilimsel hikâye anlatım gücü bir araya gelmiş. National Geographic’ten Sorumlu Pazarlama Müdürü Emrah Bulut ile Yuvam Dünya Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kıvılcım Pınar Kocabıyık kurumlarının misyonlarını, projenin yürütülmesi sürecini ve sürdürülebilir bir yaşam için verdikleri mücadeleyi anlatırken bu ortaklığın çok başarılı sonuçlarını görüceğimizi düşündüm.
Emrah Bulut kurumunu anlatırken “136 yıldır okyanusun en derinliklerinden uzayın gözlemlenebilen en uç noktalarına kadar bir dolu keşfi, bilimsel gelişmeleri, vahşi yaşama ilişkin tüm sırları ve tüm yeni buluşları takipçileriyle belgeseller, kitaplar, dergiler, sergiler, müzeler ve sosyal medya aracılığıyla paylaşan bir cemiyet” derken biz de kendimize sorduk: Peki Nat Geo bunu nasıl yapıyor? Kurum bunu dünyadaki 3 bini aşkın kâşifiyle yapıyor. Öğreniyorum ki National Geographic Society çok çeşitli fonlarla destekliyormuş kâşiflerini. Onlar da bu buluşlara imza atıyorlar. Bugüne kadar Türkiye’den de birçok kâşif desteklenmiş. Bunlardan biri de toplantı kapsamında yapılan söyleşide deneyimlerini anlatan, deniz bilimci ve su altı fotoğrafçısı Arzucan Aşkın. Türkiye’de desteklenen bazı projeler ise şöyle: İklim Meselesi, 25 Litre, Hayvanlar için Kükre, Boz Ayının İzinde.
Projenin partneri Yuvam Dünya Derneği’ni ise daha çok savunuculuk, emisyon azaltım politikaları, dönüşüm gibi projelerle tanırken bu kez sanatı, sporu ve iletişim gücünü kullandığı bir toplumsal etki projesiyle görüyoruz. Yönetim Kurulu Başkanı Kocabıyık; dernek olarak bilim insanlarını; iş insanları, sanatçılar ve iletişimcilerle bir araya getirirken içinde bulunduğumuz iklim değişikliği ortamının ne olduğunu herkese anlatmaya ve dönüşümün harekete geçmesine çabaladıklarını ifade ediyor. “İklim değişikliği çok karmaşık bir dil, farklı disiplinler barındırıyor. Bilim insanları en önemli sorun olarak görüyor. Bunu hayatımızda dert edinip üzerine çalışmamız gerekiyor” derken yeni hikâyeler yazmamız gerektiğinin altını çiziyor.
Yuvam Dünya Derneği Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Levent Kurnaz ve Arzucan Aşkın’ın söyleşisinin ardından Dünya Günü’nde ‘Koru, Onar, Kutla’ mottosuyla National Geographic WILD’da yayınlanan ve yakında Disney+’ta yayınlanmaya başlayacak, Oscar ödüllü yapımcı ve yönetmen James Cameron imzalı yeni belgesel serisi ‘Ahtapotların Gizemli Dünyası’nın ilk bölümünün gösterimi yapıldı. Ayrıca yıl sonuna kadar seçilen dört okuldaki çocuklara ve ebeveynelerine, özel gösterimlerden sonra atölyeler yapacaklar. Böylece iklim değişikliği ile ilgili mücadele anlatılacak. Genç yetişkinlere özel yapılacak dört gösterimden sonra çözümler aranıp tartışılacak. Dileriz bu hikâye hepimize ilham olur.
