Borusan Holding, “200 yıl ve ötesi” vizyonuyla şekillendirdiği sürdürülebilirlik yaklaşımıyla yalnızca bugünün değil, geleceğin dünyasına da ilham veriyor. İnsan odaklı, yenilikçi ve çevresel sorumluluk bilinciyle yürütülen bu yaklaşım; iklim kriziyle mücadeleden döngüsel ekonomiye, su yönetiminden biyoçeşitlilik projelerine kadar geniş bir etki alanını kapsıyor. Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş’in liderliğinde şekillenen bu yolculuk, çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇSY) alanlarında uzun vadeli değer yaratma hedefiyle ilerliyor. 2006 yılında başlayan UN Global Compact imzasıyla temellenen bu yolculuk, bugün net sıfır hedefleri, yenilenebilir enerji yatırımları ve sürdürülebilir tedarik zinciri dönüşümleriyle daha da derinleşiyor… Sözü Nursel Ölmez Ateş’e bırakalım:
Geleceğe ilham yaklaşımı
“Biz, 200 yıl ve ötesine ulaşma vizyonuyla hareket eden bir Grup olarak, gezegenimize ve toplumumuza karşı sorumluluklarımızın farkındayız. ‘Geleceğe İlham’ yaklaşımımız sadece bugüne değil, geleceğe de ilham veren yenilikçi fikirlerden oluşuyor. Bu yaklaşımımızla, Grubumuzun yanı sıra tüm paydaşlarımıza ve topluma değer katmayı amaçlıyoruz. Bu nedenle, sürdürülebilirlik alanında yaptığımız yatırımlarla çevresel, sosyal ve yönetişim faaliyetlerimizi etkin bir şekilde yönetiyor, uzun vadeli değer yaratmaya odaklanıyoruz. Değer zincirimizde yer alan tüm paydaşlarımızın güvenini kazanarak gelecekteki varlığımızı şekillendiriyoruz. Sürdürülebilirlik yolculuğumuza 2006 yılında UN Global Compact (Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi) imzacısı olarak başladık. 200 yıllık bir Grup olma vizyonumuz doğrultusunda en çok sahiplendiğimiz konu olan sürdürülebilirliği, iklim, insan ve inovasyon odak alanlarındaki çalışmalarımızla iş yapış biçimimizin içine, dolayısıyla tüm süreçlerimize entegre ediyoruz. Bu entegrasyonun sağlanmasında Borusan Grubu Sürdürülebilirlik Yönetişim Modelimiz bize rehberlik ediyor.”
Fırsat eşitliği şart
“Kadınların iş gücüne katılımını artırmak, liderlik pozisyonlarında daha fazla yer almalarını sağlamak ve fırsat eşitliği yaratmak, hem kurum içindeki inovasyonu güçlendirmekte hem de daha adil ve kapsayıcı bir toplumun inşasına katkıda bulunmamıza olanak sağlıyor. Bu doğrultuda toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleyen politikalar geliştirerek ve bunları iş süreçlerine entegre ederek ekonomik büyüme ve toplumsal fayda sağlamayı amaçlıyoruz. Eşitlik bizim için vazgeçilmez bir ilke ve kadın-erkek eşitliğinin sağlandığı bir dünya hedefliyoruz. Bu hedefle 2015’te Borusan Eşittir Platformu'nu kurarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin Grubumuzda hem kurumsal hem de bireysel olarak benimsenmesini amaçladık. Borusan olarak, faaliyet gösterdiğimiz sektörlerde erkek çalışan oranının daha yüksek olduğunu biliyoruz. Bu durum, toplumsal cinsiyet eşitliği hedeflerimize ulaşmamızı zorlaştırabiliyor. Ancak, bu zorluğun farkındayız ve kadın istihdamını artırmak için hem holding bazında hem de Grup şirketlerimizce çeşitli çalışmalar yürütüyor ve hedeflerimizi yüksek tutuyoruz. 2024 yılında toplam kadın çalışan oranımız %21 seviyesine ulaştı, 2030'da %28'e, 2034'te %31'e, 2044'te %37'ye ve 2053'te %40'a yükseltmeyi hedefliyoruz. Kadın lider oranımız ise 2024 yılında %31 olurken, 2030 hedefimiz %35, 2044 ve sonrasında %50’ye ulaşmayı planlıyoruz. 2025 yılında Borusan Eşittir’in yenilenme yolculuğuna başlıyoruz. Bu yolculukta, 10 yılı aşkın süredir yürüttüğümüz toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmalarımızın kapsamını genişletiyor; Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık (ÇEK) perspektifiyle yepyeni bir döneme adım atıyoruz. ÇEK ile sadece toplumsal cinsiyet eşitliğini değil, aynı zamanda engellilik, jenerasyon ve benzeri farklılıkları da içeren geniş bir çeşitlilik anlayışını benimsemeyi amaçlıyoruz. Tüm farklılıkları da içeren çeşitliliğimiz ve kapsayıcılığımız ile güçleniyoruz.
İklim krizi bir varoluş meselesi
“İklim krizi, Borusan için sadece çevresel bir mesele değil, aynı zamanda bir varoluş meselesi. Karbonsuz iş modeline geçiş sürecimiz de bu vizyonumuzun önemli bir parçasını oluşturuyor. İklim, insan ve inovasyon odak alanlarımızla sürdürülebilirlik konusunu çok daha geniş bir perspektiften ele alıyoruz. İklim kriziyle mücadele, çalışanlarımızın refahı ve sürekli gelişimi, yenilikçi çözümlerle değer yaratma önceliklerimiz arasında yer alıyor. Gelecek nesillere sadece çevresel açıdan değil her anlamda yaşanabilir bir dünya bırakmayı amaçlıyoruz. Karbonsuzlaşma hedefimizle, iklim değişikliğiyle mücadelede somut adımlar atıyoruz. Ülkemizin 2053 net sıfır hedefini açıklaması ile biz de 2024 yılında Grubumuzun karbonsuzlaşma yol haritasını ulusal ve uluslararası iklim gündemi ile paralel olarak gözden geçirdik ve yeni rotamızı belirledik.”
3 aşamalı bir yol haritası
“Borusan Grubu 2053 net sıfır vizyonu doğrultusunda azaltmak için üç aşamalı bir yol haritası kurguladık. İlk 10 yıllık dönemde iş hacimlerimizdeki önemli büyümeye rağmen mutlak emisyonlarımızı artırmamak önceliğimiz. İkinci 10 yıllık dönemde ise toplam emisyonlarımızda yaklaşık yüzde 30’luk bir azalma hedefliyor, 2053’de ise net sıfıra ulaşmayı amaçlıyoruz. Geleceğe ilham veren Borusan olarak sürdürülebilirlik vizyonuyla doğayı koruyor, kaynakları verimli kullanıyor ve gelecek nesiller için değerli adımlar atıyoruz. İklim değişikliği ile mücadele ve uyum çerçevesinde, sera gazı emisyonlarımızı azaltmak için yenilikçi teknolojilerin kullanımının önünü açan projeler geliştiriyoruz. Enerji verimliliğinde ise en yüksek faydayı elde edebilmek için yenilenebilir enerji üretimini ve yenilenebilir enerji kullanımını her yıl artırmaya devam ediyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizin kilit parçasını oluşturan döngüsellik ve atık yönetimi anlayışımız ile de döngüsel ekonomi modelini benimseyerek, atıkların azaltılması, yeniden kullanılması ve geri dönüştürülmesi konularında faaliyetler yürütüyoruz.”
İnsan kaynağımız en değerli varlığımız
“Borusan Grubu olarak, insan kaynağımızın en değerli varlığımız olduğuna inanıyoruz. Çalışanlarımızın mutluluğu, güvenliği ve gelişimi, şirketimizin başarısının temelini oluşturuyor. İşimizi, mutlu ve kendini güvende hisseden; yetkin çalışanlarla sürdürülebilir kılıyoruz. Çalışma koşulları ve güvenli çalışma ortamının bir kültür meselesi olduğunun farkındayız; güvenlik kültürünü en yükseğe taşımak için çalışıyoruz. Sadece çalışanlarımız değil, tüm toplum için değer yaratma amacındayız. 2006’da çalışanlarımızın gelişimi için Borusan Akademi’yi kurduk.
Borusan Akademi olarak öğrenme ve gelişimin sürdürülebilir olmasına inanıyor ve sunduğumuz tüm çözümlerin bu yaklaşımı destekler nitelikte olmasına özen gösteriyoruz.”
“Borusan Grubu olarak, insan kaynağımızın en değerli varlığımız olduğuna inanıyoruz. Çalışanlarımızın mutluluğu, güvenliği ve gelişimi, şirketimizin başarısının temelini oluşturuyor. İşimizi, mutlu ve kendini güvende hisseden; yetkin çalışanlarla sürdürülebilir kılıyoruz. Çalışma koşulları ve güvenli çalışma ortamının bir kültür meselesi olduğunun farkındayız; güvenlik kültürünü en yükseğe taşımak için çalışıyoruz. Sadece çalışanlarımız değil, tüm toplum için değer yaratma amacındayız. 2006’da çalışanlarımızın gelişimi için Borusan Akademi’yi kurduk.
Borusan Akademi olarak öğrenme ve gelişimin sürdürülebilir olmasına inanıyor ve sunduğumuz tüm çözümlerin bu yaklaşımı destekler nitelikte olmasına özen gösteriyoruz.”
“Birlikte İyileşiyoruz”dan, “Herkesin Faydasına”…
“2022 yılında hayata geçirdiğimiz Borusan Sürdürülebilir Fayda Programı ile toplumsal meselelerde hedef grupları etkileme ve harekete geçirme potansiyeli yüksek projeleri destekliyoruz. Programımızın odak alanlarını ise sürdürülebilirlik başlıklarımız olan iklim, insan ve inovasyondan ilham alarak iklim kriziyle mücadele ve eşitsizliklerin azaltılması olarak belirledik. İlk yıl, çocuk hakları odağında iklim krizine, sağır ve işitme engelli kadınların toplumsal cinsiyet eşitliği temelli haklarına ve Marmara’daki ekosistem tahribatına dikkat çeken projelere destek verdik. İkinci dönemimizi de ‘Birlikte İyileşiyoruz’ mesajıyla deprem bölgesindeki toplumsal ve çevresel meselelerin çözümüne yönelik orta ve uzun vadede yeniden inşa sürecine katkı sağlama amacıyla açtık. Bu yıl kapsamımızı biraz daha genişlettik ve ‘Herkesin Faydasına’ mesajıyla programımızın üçüncüsüne imza attık. Bu kapsamda müzelerin erişilebilirliğini sağlamayı hedefleyen, pazarlarda gıda israfının önüne geçmeyi amaçlayan ve iklim krizinin etkileriyle nesli tehlike altına giren kuşların varlığına müzik ve sanat yoluyla dikkat çekmek isteyen üç farklı projeyi desteklemeye başladık.”
