ASLI BARIŞ
Henüz 16 yaşında Boğaziçi Üniversitesi’nde lisans eğitimine başlayan ve birinci yılın sonunda tekstil alanında kendi işini kuran bir girişimci olarak kariyerine adım attı, Nilhan Onal Gökçetekin… Her ne kadar o, “Girişimcilik tecrübem benim için okulun uygulaması gibi bir şeydi” dese de hakkını verelim ki henüz 17 yaşındaki genç bir kız için oldukça cesur bir adım… İş yaşamına Türkiye’de girişimci olarak başlasa da esas kariyeri Türkiye dışında başlıyor. P&G, Amazon derken, yurt dışında geçen 17 yılın ardından Hepsibura ile kesişiyor yolları...
Ardından ne mi oluyor? Gelin, Nilhan Onal Gökçetekin’in kariyer yolculuğunu, bu yolculukta karşılaştığı cam tavanları, Hepsiburada’da bu anlamda neler yapacaklarını kendisinden dinleyelim…
Çalışma hayatınızın ilk yıllarında nasıl zorluklarla karşılaştınız? Bu zorluklar sizin yönetici olarak yaklaşımınızı nasıl şekillendirdi? ‘Cam tavanlar’la karşılaştınız mı? Bunları nasıl aştınız?
Doğduğunuz ve yetiştiğiniz bir ülkeden farklı bir ülkede kariyerinize başlamak beraberinde bazı zorlukları da getiriyor. O ülkenin kültürüne alışmanız, iş yapış biçimlerine alışmanız, dil bariyerlerini aşmanız ve tabii ki Avrupa’da da olsanız, bir kadın olarak önyargıları aşmanız gerekiyor. Cam tavanlar her yerde var. Ancak, çalışmayı seven ve disiplinli bir yapım var. Kendime bir hedef koyduğum zaman bunu başarmak için en üst düzeyde azimle çalışırım. Önemli olan zorluklar karşısında yılmamak. Zaten işin keyifli tarafı da zoru başarmak bence. Tabi bu süreçte ailemin, eşimin desteği benim için çok önemli oldu. Azimli olmak, çalışmak ve tutkulu olmak kadar siz kariyer basamaklarını tırmanırken yanınızda olacak, destekçiniz olacak bir ailenizin olması da yeri geldiğinde ilk saydığım unsurlar kadar önemli.
Amazon gibi bir dünya devinden Hepsiburada’ya geldiniz… Bu kararın arkasındaki sebepler nelerdi? Bir söyleşinizde vatan hasreti olduğunu okumuştum…
Girişimcilik tecrübemin ardından hem portföyümü genişletmek hem de vizyonumu geliştirmek amacıyla küresel pazarlarda tecrübe edinmek istedim ve Finlandiya’nın dış ticaret ataşeliğinin kurduğu danışmanlık işinde çalışmaya başladım. 2005 yılında P&G’ye geçtim. Önce Türkiye sonra dünyanın çeşitli yerlerindeki ofislerinde ve farklı kategorilerinde çalışarak pek çok tecrübe edindim. Ardından Amazon’daki serüvenim başladı. 7,5 yıl süren bir yolculuğum oldu. 17 senelik yurt dışı tecrübemin ardından Türkiye sevgim ağır bastığı için ülkeme dönmek istiyordum. Buradaki ilişkilerimi hep kuvvetli tuttum, sık sık geliyordum.
Hepsiburada, uzun zamandır takip ettiğim ve çok başarılı bulduğum bir markaydı. Gelmemin ardındaki en büyük motivasyon, Türkiye’ye hizmet etmek isteği oldu. Türkiye’de e-ticareti büyütmek ve bölgede şampiyon yapmak arzusu taşıyorum. E-ticarette şirketlerin doğmasına ve büyümesine katkı sağlayarak ülke ekonomisini büyütmek birinci amacım.
İkinci sebep ise Hepsiburada’nın misyonuydu. Ülkemize çok büyük bir etkimiz, faydamız olacağına, kadın girişimcilere büyük katkı yapacağımıza inanıyorum.
Verdiğiniz bir demeçte ‘kadın çalışan oranınızın %50 civarında; kadın yöneticilerinizin oranını ise %40’a çıkardığınızdan bahsettiniz. Oldukça iddialı bir oran ama nasıl artırılabilir sizce?
Öncelikle cinsiyet eşitliğine ve kapsayıcılığa önem veren bir şirket kültürü oluşturmak önemli. Bir kadın girişimci tarafından kurulan ve bir kadın CEO tarafından yönetilen bir şirketiz. Bu özellikleri taşıyıp Nasdaq’da işlem gören bu büyüklükte başka bir şirket yok. Kadınları desteklemek şirketin yapı taşlarında var.
Dediğiniz gibi çalışanlarımızın yarısı kadınlardan oluşuyor, yönetim kademesinde bu oran %40’larda ancak daha da artırmayı hedefliyoruz. Teknoloji ekiplerimizde de kadın çalışan oranımız dünya ortalamalarının üzerinde. Yine de bu oranları kadınlar lehine artırmayı hedefliyoruz. Şirket politikaları ve uygulamaları, kadınların işe alımını, terfisini ve liderlik rollerine yükselmesini teşvik etmeli. Biz bu konuda öncü şirketlerden biriyiz.
Diğer yandan, kadın çalışanlara yönelik mentorluk ve liderlik programları ile kadınlara yönelik fırsatları artırmak önemli. Şirket içindeki kadın liderleri mentor ve rol model olarak öne çıkarmak, kadınların başarılarını ödüllendirmek ve kutlamak da kadın çalışan ve kadın yönetici sayısının artırmak için teşvik edici yöntemler. Esnek çalışma saatleri, uzaktan çalışma gibi imkanlar sunmak, anneler için çocuklarının bakımına yönelik teşvikler ve uygulamalar geliştirmek gerekiyor.
Göreve gelişinizin ikinci ayında doğu illerimizde yaşanan deprem felaketiyle karşı karşıya kaldınız. Bu noktada nasıl bir liderlik yaklaşımı benimsediniz?
İlk etapta acil ihtiyaçları karşılayabilmek için seferber olduk. Tüm lojistik imkanlarımızı seferber ettik. Ben de liderlik ekibimizle birlikte depremin üçüncü gününde sahadaydım. Bölgeye gittiğimizde, yıkımın boyutlarını gördüğümüzde yalnızca yardım malzemesi sevk ederek bölgeyi yeniden ayağa kaldırmanın imkansız olduğunu gördük, daha uzun vadeli işler planlamalıydık. Döner dönmez tüm ekiplerimizle deprem bölgesine uzun vadeli ve kendi kabiliyetlerimizi kullanarak bir destek programı oluşturmak üzere çalışmalara başladık ve odağımızı deprem bölgesinde kalıcı refahın tesisine katkı amacıyla Mart ayında başlattığımız ‘Deprem Bölgesine Ticaret ve Teknoloji Gücü’ programımıza çevirdik.
Böylesi büyük bir felaket beraberinde öğrenimler de getiriyor. Önemli ve aciliyeti olan durumlarda hızlı organize olmanın ve harekete geçmenin ne kadar önemli olduğunu gördük. Hepsiburada olarak dijitalleşmenin getirdiği avantajımızı kullanabilmek çok değerliydi. Çok hızlı şekilde yardım malzemesi ve bağış kartı satın alınabilecek kurguları planladık ve platformumuzda açtık. Dijitalleşmenin yanı sıra sahada da ne kadar güçlü olduğumuzu, lojistik kabiliyetlerimizin ne kadar kıymetli olduğunu gördük.
Hepsiburada’yı e-ticaretin milli takımı olarak tanımlıyorum, bu dönemde bu sıfata yakışır bir sınav verdiğimizi düşünüyorum.
Deprem bölgesindeki kadın girişimci ekosistemini güçlendirmeye yönelik çalışmalarınıza gelirsek… Okurlarımız için girişimlerinizden bahsedelim…
2017 yılından bu yana yürüttüğümüz ‘Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü Programı’ ile binlerce kadın girişimciyi teknoloji gücüyle desteklemeye devam ediyoruz. Bu programla bağlantılı olarak Hepsiburada, deprem bölgesinde faaliyet gösteren girişimci kadınlar ve kadın kooperatiflerine de desteğini ilk günden beri sürdürüyor. Bu doğrultuda platformumuzda satış yapan girişimci kadınlar ve kadın kooperatifi içerisinden deprem nedeniyle üretim ve tedarik süreçlerine devam edemeyenlere depolama, paketleme, kargo hizmetleri başta olmak üzere pek çok hizmet ücretsiz sağladık. Bölgedeki kadın girişimci sayısını artırmak üzere çalışmalarımızı ve kadın girişimcilere ve kadın kooperatiflerine desteklerimizi sürdürüyoruz.
Cinsiyet eşitliğini sağlama konusunda çalışmalar yürüten uluslararası kadın liderlerin olduğu 2023 Heroes Rol Model Listesi’nde yer aldınız. Hepsiburada ve e-ticaret ekosisteminde kadınları güçlendirmeye yönelik girişimlerinizden bahseder misiniz?
Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü programı ile 2017 yılından bu yana 47 binden fazla girişimci kadına, 230’u aşkın kadın kooperatifine ve 30 sivil toplum kuruluşuna destek olduk.
Kadınların dijital ekonomiye katılımlarını desteklemek için girişimci kadınlara indirimli komisyon oranları, reklam ve pazarlama desteği, eğitim ve indirimli kargo gibi imkanlar sunuyoruz.
Ayrıca, kadın girişimcileri finansal olarak da destekliyoruz. ‘Girişimci Kadınlar Finansal Engelleri Aşıyor’ projesi kapsamında bankalarla yaptığımız anlaşmalarla girişimci kadınların nakit ihtiyaçlarını daha kolay karşılayabilecekleri ve düşük komisyon oranlı avantajlı seçeneklere ulaşabilmelerine yardımcı oluyoruz. Ticaretin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonumuzla binlerce kadını e-ticaretle tanıştırdık. Yeterli olanak ve destek verildiğinde, ‘Kadın Gücü’nün neleri başarabildiğini çok net şekilde gözlemledik. Kadının varlığını yaşamın her alanında destekleyen bir marka olarak, kadın girişimcileri desteklemeye devam edeceğiz.
Daha çok kadın kullanıcıların satın aldıkları ürünleri yakınlarına tavsiye ederek ek gelir sağladıkları Link Gelir programımızla kadınlara ek gelir ve ekonomik hayata katılım imkanı sağlıyoruz. 2024 yılında önceliklerimizden biri LinkGelir programı olacak. Orta vadede 1 milyon kullanıcıya ulaşmayı ve aile bütçelerine kazandırmayı hedefliyoruz.
Ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde de tutkularının peşinden koşmuş pek çok kadının bir araya geleceği ‘Geleceğin Güçlü Kadınları’ adlı çok güzel bir etkinlikte girişimci kadınlarımızla birlikte yer alıyoruz. Yine 8 Mart’ta Hepsiburada’daki tüm ana sayfamızı girişimci kadınlarımızın ürünleriyle donatacağız, bu şekilde onlara yıl boyunca verdiğimiz destekleri 8 Mart kampanyamızla ve pazarlama desteklerimizle ayrıca taçlandıracağız.
Bu bağlamda kurduğunuz ‘Hepsinspire’ platformundan da bahsetmeniz mümkün mü?
Hepsinspire ile Hepsiburada kadınları birbirlerini kariyerleri ve özel hayatlarında destekleyebiliyor; bunu online toplantılar, mentorluk ilişkileri, kitap klüpleri, etkinlikler veya eğitim programları aracılığıyla sağlıyorlar. Hepsinspire ayrıca fiziksel ve psikolojik sağlık ipuçları ve eğitimleri sunuyor ve kadınların hem iş rollerinde hem de kişisel yaşamlarında seslerini yükseltmelerini teşvik ediyor.
Hepsiburada önümüzdeki döneme dair büyüme stratejisini nasıl kurguluyor?
Lojistik süreçlerimiz ve ödeme kolaylaştırıcı çözümlerimiz bizim en önemli kaslarımız. Bunlar sayesinde ayrışmayı hedeflemeyi sürdürüyoruz. İkinci olarak e-ticaretle işlerini büyütmek isteyen iş ortaklarımıza HepsiJET, Hepsipay ve HepsiAd ile anahtar teslim B2B çözümler sunacağız. Büyüme stratejimizin önemli bir ayağı sunduğumuz B2B servislerle e-ticaret ekosistemini büyütmek… B2B hizmet sunduğumuz iş ortaklarının sayısını artırmaya odaklanacağız çünkü e-ticaret alanında ödeme çözümleri, müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik teslimat çözümlerinde farklı alternatifler önem kazanmaya devam edecek.
Hepsiburada Premium ile müşteri sadakatini artırmaya devam edeceğiz. 2024’te de sadakat programımız Hepsiburada Premium’un müşteri tabanını genişletmeye odaklanacağız.
Bunlarla birlikte teknoloji ve sosyal ağlar geliştikçe bazı mecralar pazarlama açısından da aktif olarak kullanılmaya başladı. Influencer marketing tüm dünyada önemli ve kendi ekonomisini yaratmış bir kavram. Bunu Hepsiburada olarak bir adım ileriye taşıyoruz. Link Gelir programımızla C2C iletişimini destekleyerek, aldıkları ürünleri tavsiye eden kullanıcılara ek gelir imkanı sunuyoruz. Bu da önümüzdeki dönemde büyüme stratejimizi destekleyen en temel önceliklerimizden biri olacak.
Hassasiyetle üzerinde durduğunuz konulardan biri de sürdürülebilirlik… Sürdürülebilirlik konusunda 2024 hedefleriniz neler?
Sürdürülebilirliği ve sosyal sorumluluğu iş kültürümüzün temel değerleri olarak görüyoruz. Ekonomik, sosyal ve çevresel etki alanlarında değer yaratma yaklaşımımızı tüm faaliyetlerimize ve iş yapış şeklimize entegre etmek için çalışıyoruz. Sürdürülebilirlik yaklaşımımızı 4 odak alan temelinde şekillendiriyoruz. Sektörümüz ekseninde yenilikçi, verimli ve doğaya saygılı süreçlerle Çevre; Çalışanlar ve Toplum olarak incelediğimiz sosyal; dürüstlük, şeffaflık ve hesap verilebilirlik prensiplerimiz ile Yönetişim olmak üzere sürdürülebilirliğin dört farklı alanına odaklanıyoruz.
‘Sürdürülebilir Yarınlar için Dönüşüm Burada Başlar’ başlığı ile tamamladığımız ilk sürdürülebilirlik raporumuzu geçtiğimiz yıl yayınladık. İkinci raporumuzu da gelecek haftalarda yayımlayacağız. Önümüzdeki dönemlerde tüm değer zincirinde sürdürülebilirlik entegrasyonunu sağlayacak çalışmalar gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken, iş dünyasında var olmayı hedefleyen kadınlara verebileceğiniz en iyi tavsiyeler neler olurdu?
Öncelikle tutkularının peşinden gitmelerini öneririm. Biz kadınlar bu konuda oldukça başarılıyız. Ancak, karşılarına çıkacak ilk zorlukta bırakmamaları, esneklik göstermeleri gerekiyor. İş dünyası riskler barındırıyor. Hesaplanmış risklerden korkmamak gerek. Başarısızlık yaşansa da yeni yollar denemek lazım. Kadınların düşünme sistemi problem çözmek konusunda çok başarılı. Yaratıcı ve analitik düşünme becerilerini kullanarak bu problemleri etkili bir şekilde çözebilirler. En iyi olduğumuz konulardan biri de iletişim. Kadınlar iletişim kurma becerilerini kullandıklarında herkesi ikna edebilirler. Ve son olarak da teknolojiye hakim olmalarını öneriyorum.
Bir gününüz nasıl geçer?
Hafta içi günlerim genelde toplantılarla yoğun bir şekilde geçiyor. Haftanın belli günlerini Gebze’deki Akıllı Operasyon Merkezimizde operasyon ekibimizle, belli günleri Sancaktepe Teknoloji Merkezimizde teknoloji ekibimizle geçiriyorum. Hafta sonu ve tatilleri ise kendime ve aileme ayırıyorum. İki tane kızım var, onlarla vakit geçirmek, sohbet etmek bana çok iyi geliyor. Onlardan çok şey öğreniyorum. Ayrıca kitap okumak, film ve dizi izlemek de zihnimi boşaltmamı sağlıyor.
