Ece ULUSUM
Elektronik ve synthlerin kullanıldığı altyapıların eşlik ettiği şarkılarıyla müzikseverlerle bir araya gelmeye devam eden Damla Durakçay, en son Sezen Aksu’nun kült parçalarından biri olan Vazgeçtim’i yorumladı. “Kendi sound’um ve yorumumla bir Sezen Aksu şarkısı coverlamak istiyordum” diyen Durakçay, Sezen Aksu’nun kendisindeki yerini, bu şarkıyı seçmesindeki nedeni, ileriye dönük planlarını ve çok daha fazlasını Hafta’ya anlattı.
1991 yılı hem siyaset hem kültür sanat hem de moda dünyası açısından ikonik bir yıl. Senin için anlamı nedir?
Benim için genel olarak 90'lar, çocukluğum demek. Hepimizin özlem duyduğu, tek ekranlı yıllar. Her yeni bilgiye, görüntüye, sese dikkat kesildiğimiz, dikkat dağınıklığına henüz sürüklenmediğimiz yıllar. Türkçe pop müzikte de duyguların hakim olduğu, yeni şeylerin denendiği, aslında icat dolu bir zaman. Bir yanda Sezen Aksu, Onno Tunç, bir yanda Grup Vitamin, diğer yanda performansa dansı da getiren Yonca Evcimik... Günümüzde moda dünyasında, güzellik ve estetik anlayışında dahil müzikte de hakim olan monokrom dünyanın tam tersi aslında. Kimsenin birbirine benzemeye çalışmadığı, özgün bir hayat var. Ben de müziğimde bunu yapmaya çalışıyorum. 90'ların duygu dolu hissiyatını, modern bir soundla harmanlamak ve hikayeler anlatmak derdindeyim.
Sezen Aksu’nun sendeki yeri nedir? Onunla sohbet etme fırsatı bulsaydın ne sormak isterdin?
Daha önce de aynı albümden Seni Kimler Aldı’yı canlı kaydetmiştik ve Stüdyodan Canlı EP'mde dinleyiciyle paylaşmıştık. Şarkıları arasından bir favori seçebilmek çok zor. Hepimiz anlattığı hikayelerde buluşuyoruz. O bizim ortak hafızamız. Git şarkısını henüz 1,5 yaşındayken ve konuşamazken söylediğim ses kayıtlarımı dinledik annemle birkaç ay önce. O günlerden bugünüme bana eşlik etmiş bir kadın sanatçıdan bahsediyoruz. Onno Tunç ile efsane bir ekip olmuş, Türkçe popu yaratan bir kadın sanatçıdan bahsediyoruz. Melankoliyle, belki biraz arabeskle batıyı birleştirmiş ve kalplere dokunmayı bu yeni sound’la başarmış bir kadın sanatçı, mucit ve iyileştiriciden bahsediyoruz. Sezen Aksu’nun milyonların kalbindeki yerinin bambaşka olduğu aşikar. ‘Bu kadar insanı derinden etkilemek ve yıllardır bunu başarabilmek nasıl bir his?’ Bunu sorabilirdim.
Vazgeçtim şarkısının senin için anlamı nedir? Neden bu şarkıyı seçtin?
Aslında geçen sene yayınladığım canlı kayıtlardan oluşan EP’mde bir Sezen Aksu cover’ı vardı fakat kendi tarzımda, kendi sound’um ve yorumumla bir Sezen Aksu şarkısı coverlamak istiyordum. Aranjör arkadaşım Orhun Sevindik’le bunu konuştuk, birkaç şarkı üzerine gittik fakat karara bağlamadık. Orhun bir gün, hiç beklemediğim bir anda bir altyapı yolladı. Vazgeçtim’i, melankoliyle elektronik sound’un buluştuğu, tam da hayalimdeki şekliyle bana ulaştırmış oldu ve çok güzel bir sürprizdi. İkimizin de ortak hissiyatı, şarkının bu versiyonunun boşa gitmemesi gerektiğiydi. Geçen sene Eylül ayında kayıtlarımız bitti. Feryin Kaya ile miks ve mastering sürecini tamamladık ve ilk kez dağıtımını kendim yaptığım Vazgeçtim ile dinleyiciyi buluşturmuş olduk.
Kariyerinde yükseliştesin, kitlen gittikçe büyüyor. Ancak kendini, sound’unu ve tarzını tam anlamıyla bulabildiğini düşünüyor musun?
İnsan büyüdükçe giderek kendine benziyor demiş Büyük Ev Ablukada. Ben de müzik serüvenimde emek verdikçe ve ürettikçe, kendimi kendime daha yaklaşmış hissediyorum. Son 2 senede, synth ve elektronik gibi modern altyapılarla bezenmiş, kendimden hikayeler anlattığım şarkılar yaratıyorum. Hem 80'ler disko soundlu bir şarkıyla, hem de 90'ların nostaljik ama samimi sound’larıyla özdeşen türlerde özgün üretimlerim oluşmaya başladı. Bu yolda da devam etmek istiyorum. Benim için müzik, türler ve seneler arası hibrit bir duygu akışı. Yalnızca bugünün akımlarına kapılmadan, yarınlarda da dinlenmek istiyorum.
Sonraki adımların ne olacak?
Bu sene daha çok single paylaşmayı ve dinleyiciyle sahnelerde daha sık buluşmayı hedefliyorum. Vazgeçtim’den sonra sırada bahar aylarında çıkacak yeni bir single var. Sözü bana, müziği bana ve Cenk Şen’e ait. Yani yine duygu seli, 90'lar hissiyatlı bir şarkı gelecek. Yakında hem yeni şarkılarla hem de yeni projelerle buluşacağız. “Damla Durakçay ‘91” adını verdiğimiz konser serilerine başladık. 90’lar romantizmini yaşadığımız sahnemiz haricinde, sinemacı geçmişimi de yansıtabileceğim, dizi ve film müziklerini buluşturacağımız değişik bir proje üzerinde de çalışıyoruz; çok eğlenceli olacak, takipte kalın!
