Kendi hikâyelerini farklı tarzlarda anlatmaktan çekinmeyen Melis, müzikle kurduğu kişisel bağı her röportajında biraz daha açıyor. Biz de onunla sadece şarkılarının değil, ilham kaynaklarının, sahne heyecanının, TikTok’un dönüştürücü etkisinin ve babasıyla olan iş ilişkisi gibi özel alanlarının da kapılarını araladık. Sadece viral olmak değil; iz bırakmak isteyen biri olarak, müzikte sadeliğin gücüne ve samimi bağların değerine inanıyor.
İlk albümün Melodram’da pop, rock, rap, hatta Latin gibi farklı tarzlara yer verdiniz. Farklı türleri bir arada kullanırken ilhamını nerelerden alıyorsunuz?
Aslında müziği hep bir oyun alanı gibi gördüm. Farklı türleri denemek beni besliyor. İlhamımı sadece müzikten değil; bir filmden, sokaktan, bir bakıştan ya da arkadaşlarımın hikâyelerinden bile alabiliyorum. Kendi müzikal kimliğimi kaybetmememin sırrıysa, hangi türle anlatırsam anlatayım kalbimden geçen hikâyeden kopmamak. Melodram da tam olarak bu özgürlüğün bir yansıması oldu.
Sosyal medyada, özellikle TikTok’ta paylaştığın müzik videolarıyla genç yaşta milyonlara ulaştınız. Bir parçanın bu platformda viral olması sizin için ne ifade ediyor?
TikTok yeni neslin sahnesi gibi. Bu dönemde müziğin yayılması için en hızlı yol. Bazen hiç ummadığın bir şarkı bir anda bir videoyla patlıyor, sonra herkes o kısmı söylüyor, paylaşıyor. Bu benim için sadece “viral oldu” demek değil… insanların şarkıda kendilerinden bir şey bulması demek. O kısacık nakaratla bile bir duygu geçiyorsa dinleyicilerime, bu benim için en büyük etki. Tabii algoritmanın da eli değince işler kolaylaşıyor ama asıl mesele, şarkının bir yerlerde birilerine dokunabilmesi.
Yeni bir şarkı üretirken TikTok’ta kullanılabilir olmasını önceden planlıyor musunuz? Ben şarkıyı önce içimden geldiği haliyle yazarım. Hikâyesini, duygusunu, akışını çıkarttıktan sonra elbette şarkıyı yayınladığımda dinleyicilerimin ya da sosyal medyadaki takipçilerin dikkatini çekebileceğini düşündüğüm, şarkının ruhuna uyan “punchline” dediğimiz o can alıcı cümleyi ararım. Sosyal medya artık müziğin bir parçası ve ben de özümü koruyarak “sosyal medya friendly” sözler yazmayı seviyorum. “Gülü sevdim, dikeni battı.” gibi… “Yat kalk dua et.” gibi…

MELOTURNE 2025 ile birçok şehri dolaşıp hayranlarınla buluşuyorsunuz. Her konserde seyirciyle güçlü bir bağ kurabilmek için nasıl bir hazırlığınız oluyor?
MELOTURNE 2025 benim için sadece sahneye çıkmak değil, her şehirde kalpten bir bağ kurmak. Konser öncesi deli gibi heyecanlanıyorum. Her defasında sanki ilk defa sahneye çıkıyormuşum gibi. Ama en güzeli, o kalabalığın içine girip göz göze gelmek, birlikte aynı şarkıyı söylemek. Her konser sonrası da elimden geldiğince herkesle tek tek fotoğraf çektirmeye çalışıyorum. Çünkü oraya gelen herkesin benim için ayrı bir değeri var. Biri bir şarkımı ezbere söylüyorsa, biri sırf beni görmek için yola çıkmışsa, ben de ona o değeri hissettirmek istiyorum. O yüzden sadece konser vermiyorum, gerçekten sevgimizi paylaşıyorum.
Turne sırasında hem fiziksel hem de duygusal açıdan zorlayıcı anlar yaşanabiliyor. Bu zamana kadar karşılaştığınız en zorlu deneyim neydi?
Turne dışarıdan bakınca çok büyülü görünüyor. Sahneler, alkışlar, şehir şehir dolaşmak… Ama işin içinde olunca fiziksel ve duygusal olarak ciddi bir tempo var. En zorlandığım dönem, 8 günde 8 şehir konser verdiğim zamandı. Sonlara doğru hem bedenim hem sesim alarm vermeye başladı. Sahne öncesi kuliste sıcak su, bitki çayları derken sesimi toparlamaya çalışıyorum ama içimden geçen yorgunluk gözümden bile okunuyordu. Bir konserde sesim neredeyse çıkmıyordu ama seyircinin enerjisi beni ayakta tuttu. O zaman anladım ki, sahneye sadece sesinle değil, yüreğinle de çıkıyorsun. Bazen sesin yetmeyince kalbin devreye giriyor.
Kariyerinizde ulaşmak istediğiniz en büyük hedef nedir?
Uluslararası sahnelerde kendi kültürümle insanlara dokunmak istiyorum. Bir Türk olarak dünya starı olmak en büyük hayalim. Max Martin gibi prodüktörlerle çalışmak ve bir gün Madison Square Garden’da konser vermek istiyorum. Dünya turuna çıkıp Türkiye’yi gururla temsil eden bir sanatçı olmak… Çocukluğumdan beri kurduğum hayal bu.