YASEMİN SALİH
İzmirli olduğunuzu biliyoruz. Oradan İstanbul’a uzanan yaşamın önemli değerleri neler?
Ben çekirdek ailede büyüdüm, çok geniş değildi. Bir ablam var. Çok sevilerek büyütülen bir çocuktum. Kısıtlanmadım, çok büyük bir özgürlük verildi hep bana. Ama dünya yıkılsa akşam saat 6’da yemek masasının başında toplanan bir aileydik.
Bu özgür çocuğun hayalleri var mıydı?
Çalışkan ama eğlenceyi çok seven bir çocuktum. Aklıma eseni yapmayı severdim. Her zaman matematik yönü güçlü bir çocuktum. Sayıları severdim ve her şeyi bir formüle indirgemeye çalışırdım. Bu yüzden mühendis olurum diye düşünüyordum. Ama liseye gelince iktisat okumak istediğime karar verdim. İzmir’de yaşadığım için Ege Üniversitesi İngilizce İktisat Bölümü’nde okudum. Üniversitedeki arkadaşlarımın hayatıma katkısı büyük olmuştur.
Sanki bir keşke sezinliyorum…
Ailem bana çok büyük özgürlük vermiştir. Şimdi düşündüğümde keşke bazı yerlerde müdahale etseydiler diyorum. Biraz daha hayatıma dahil olmalarını isterdim. Belki çocuklara bu kadar geniş alan tanınmamalı, yol da gösterilmeli. Bu benimle de ilgili olabilir. Ben de onları biraz hayatımın dışında tutmuş olabilirim.
Kolay güvenen biri değil misiniz?
tersine. Dışarıdan bakıldığında soğuk biriyim ama zor güvenmem aslında. Bir ortama girdiğimde insanlara yüzde yüz güven duyarak ilişkiye başlarım, sonra azalabilir bu seviye. İnsanları merak ediyorum. Arkadaşlarımdan, öğretmenlerimden çok beslendim bugüne kadar. Singapur’da staj yaptığımda çok şey öğrendim. Benim için önemli bir deneyimdi.
Neden Singapur?
Üniversiteden bir arkadaşımın ailesinin un fabrikası vardı. Uzakdoğu pazarına açılmayı düşünüyorlardı. Onlar için pazar araştırması yaparken, staj fikri de doğdu. Şirketlere mektuplar gönderdik. Singapur’daki bir şirketten kabul geldi. 22 yaşındaydım. Her milletten insan vardı. Orada Anadolu Efes’in, Banvit’in Uzakdoğu ihracatlarına aracılık ettik. Arkadaşım ise şirketi için büyük bağlantılar yaptı. Üç Singapur’da kaldık ve büyük bir deneyim edindik.
Nasıl bir günlük temponuz var?
Sabahları erken uyanırım. Bir önceki akşamdan, ertesi günün planı vardır kafamda. Çok planlı ve yüksek iş disiplinine sahip biri değilim. Kısa vadeli planlar yaparım, akşamdan yarını planlamak gibi. Olmazsa olmazlarım yoktur. Örneğin ne çaycıyım ne de kahveci. Güney Afrika’da STOP diye bir anlayış vardı. Bir günü boş bırakıyorlardı. Ben de asistanıma cumalarımı boş bırakmasını söyledim.
Zihin sağlığı için bu önemli, peki tatil günlerinde ne yapıyorsunuz?
Zihin sağlığım için puzzle yapıyorum. Çocukluğumdan beri puzzle yapmaya bayılırım. Her cumartesi sabahı, kızımla yaklaşık iki saatimizi puzzle’a ayırıyoruz. Hem annesi biraz dinleniyor hem de biz baba-kız saati yapıyoruz. Bir de şirket analizleri yapmayı çok seviyorum. Beynimi dinlendiriyor.
Spora zaman ayırıyor musunuz?
Lise yıllarımda voleybol, basketbol ve engelli koşu yapıyordum. Engellide Türkiye derecelerim var. Şimdi ise kayak yapmayı çok seviyorum. Ne yazık ki günlük bir rutinim yok. Ben kış tatillerini, kış sporlarını seviyorum. Kış gelince mutlu oluyorum. Tatilimi önceden ayarlayıp, kayacağım diye mutlu oluyorum.
Sahada ve ofiste nasıl bir Erdem var?
Sahada markanın gücüne inanan biriyim. Ekibine inanılmaz inisiyatif veren bir yöneticiyim. İnandığım kişilerle çalışmayı severim. Bana güvenilmeyen ortamlarda bulunmaktan inanılmaz rahatsız olurum. Bu yüzden ben de güvenmeyi seçerim.
KIZIM DOĞANA KADAR ADRENALİN TUTKUNUYDUM
Korkularınız var mıdır?
Aslında pek yoktur. Ben bunge jumping, skydiving gibi sporlara çok meraklıydım. Meydan okumayı seviyordum. Her türlü uçuş, atlayış ilgimi çeker, dünyanın neresinde olursa olsun gidip orada yapmak isterdim ve yapardım. Ancak kızım doğduktan sonra ölümden korkmaya başladım. Hayata artık o kadar da atar yapamıyorum. Şimdi o merakımı dünyanın farklı yerlerinde birkaç ay yaşamak gibi meydan okumaya çevirdim. Gitmediğim yer kalmasın ve farklı ülkelerde bizzat yaşayarak deneyim edineyim istiyorum.
DJ’LİK EĞİTİMİ ALDIM
Eğlenceye düşkün bir çocuk olduğunuzu söylemiştiniz, yetişkinliğinizde de devam ediyor mu?
Evet, partiler vermeyi, eğlenmeyi çok seviyorum. Eğlenceler organize etmeyi çok seviyorum. DJ’lik yapmayı çok seviyorum. Arkadaşlarım partilerime bayılır. Kısa bir DJ eğitimim var. En son düzenlediğim partiye 500 kişi gelince gözüm korktu. Biraz ara verdim. İyi müzik dinlemeyi çok severim. Her yıl nisan ayında Zermatt’ta çok iyi konserler olur. Onları takip etmeye çalışıyorum. Bir gün profesyonel hayatı bırakırsam, müzik hayatımda çok yer kaplayacak.
BEEF WELLINGTON’DA İDDİALIYIM
Peki, mutfakla aranız nasıl?
Ben eğitimli bir aşçı sayılırım. İzmir Hilton’da Colonnade restoran vardı. Orada 25 derse katıldım.